X

Google Translate

  • Türkçe
  • English
  • العربية
  • Pусский
  • Spanish
  • France
  • Germany


Translate

  • Türkçe
  • English
  • العربية
  • Pусский
  • Français
  • Deutsch
  • Español
  • Shqiptar
  • ქართული

VAJİNAL AKINTI

VAJİNAL AKINTI

 

 

Vaginal akıntı kadınların yaşamları boyunca en sık karşılaştığı yakınmalardan birisidir. Kadın doğum polikliniklerindeki hasta başvurularında birinci sırayı oluşturur. Vaginal akıntı yakınmasında genellikle altta yatan bir hastalık söz konusu iken, bazen fizyolojik dediğimiz normal akıntılar da kadınların hekimlere başvurmasına yol açabilir. Yani, her akıntı mutlaka bir hastalığı işaret etmeyebilir. Adet döngüsünün belli dönemlerinde, şeffaf, kokusuz, herhangi bir yakınmaya yol açmayan akıntı doğaldır, bir hastalığa işaret etmez. Bu tür akıntılar hormonların etkisiyle oluşur ve kendiliğinden geçer. Bu tür akıntılar için hekime başvurmaya gerek yoktur.
 
Vaginal akıntıda miktar, akıntının öneminde rol oynamaz. Bazen tamamen normal bir akıntının miktarı fazla olup, kişiyi rahatsız edebilir. Vaginal akıntı renkli (sarı, yeşil), kokulu, beyaz peynir parçaları şeklinde ise, yanma, kaşıntı ve cinsel ilişkide rahatsızlığa yol açıyorsa altta bir patojen etken söz konusudur. Eğer akıntı kanlı, et suyu renginde ise akla kadın organları kanserleri gelmelidir.

Vaginal akıntıda ilk akla gelen etken enfeksiyon oluşturan mikroplardır. Daha az oranda rahim, rahim ağzı ve yumurtalık kanallarının kanserleri akla gelmelidir.

Akıntının özellikleri (rengi, kokusu ve yoğunluğu) bize hastalığın nedeni hakkında yaklaşık bir bilgi verebilir. Örneğin tricomonas vaginalis enfeksiyonunda yeşil-gri, köpüklü bir akıntı, şiddetli yanma kaşıntı varken, gardnerella vaginalis enfeksiyonunda kötü (bozuk balık kokusu) kokulu ve gri-beyaz renkli bir akıntı vardır. Mantar enfeksiyonlarında ise beyaz peynir parçaları şeklinde bir akıntı, yoğun yanma ve kaşıntı şikayeti vardır. Yumurtalık kanallarının kanserinde et suyu renkli bir akıntı ve alt karın ağrısı, rahim kanserinde ise menopoz sonrası kanama veya adet dışı kanama şeklinde kendini belli eder. Rahim ağzı kanserinde ilişki sonrası kanama veya kanlı akıntı vardır, hastalığın ileri dönemlerinde bu kanlı akıntı kötü kokulu hale döner. Yani akıntıdaki kötü koku mutlaka bir patolojiyi ifade eder.

Bakteri ve mantarlarla oluşan akıntıların hepsinde kadınla birlikte eş tedavisi gerekmez. Örneğin tricomonas vaginalis enfeksiyonunda eş tedavisi de gerekirken, mantar enfeksiyonlarında genellikle eş tedavisi gerekmez.

Akıntı ile birlikte kasık ağrısı ve ateş yüksekliğinin olması iç genital organlarda da enfeksiyon şüphesi uyandırır. Bu durum derhal ciddi bir tedavinin başlanmasını gerektiren sağlık sorunudur. Yine kanlı akıntının kötü kokulu olması rahim ağzı kanserini akla getirmelidir. Buradaki kötü koku dokuların harabiyeti nedeniyledir. Kanlı akıntı ile birlikte alt karın ağrısının olması kadın organ kanserlerini akla getirmeli ve derhal uzman doktora başvurulmalıdır.

Yukarıdaki bilgilerden de anlaşılacağı gibi aslında akıntı birçok hastalığı teşhis etmemizi sağlayan bir belirtidir. Bu nedenle beyaz, şeffaf, kokusuz akıntılar dışındaki bütün akıntılarda derhal bir hekime başvurmalı ve gerekli tedavileri uygulamalıyız.

 

 

 

 

#Nişantaşı #Kronik #Pelvik #Ağrı #Bebek #Genital #Estetik #İstanbul #Genital Siğil #Sarıyer #Hpv #Aşısı #Yumurtalık #Over #Kanseri #Rahim #Ağzı #Servik #Kanseri #Rahim #İçi #Kanseri #Bakü #Kadınlarda #Organ #Sarkması #Vajinal #Akıntı #Vajinismus #İzmit #Genital #Vajinal Beyazlatma #Mezoterapi #Labioplasti #Vajina #Daraltma #Barbie #Vajen #Estetiği #Tüp #Bebek #Kızlık #Zarı #Dikimi  #Yumurtalık #Kanseri #İdrar #Kaçırma